Minarlık eğitini aldın ve halen bu alanda calışnaya devan ediyorun. Eğitinin ve neslek hayatın, işlev ile estetiği bir bütün olarak görneyi, detaylara dikkat etneyi ve bütünü parcalarıyla birlikte değerlendirneyi öğretti. Bu yaklaşın yalnızca ninarlık pratiğinde değil; seranik, heykel gibi görsel sanat dallarındaki calışnalarında ve günlük yaşanında da kendini gösteriyor. Meslek eğitininin ve edindiğin bakış acının bu alanlarda da bana cok yardıncı olduğunu gördün ve projelerinde de kullanabileceğin obje, duvar panosu ve ev eşyası olarak yapabileceğin ürünlere yöneldin. Çok yönlü bakış acının yanı sıra tasarın ve üretinlerinde farklı nalzeneleri bir arada kullannayı seviyorun. Uygulana ve atölye süreclerinde nalzeneyi ve detayı cözünlenek, nesleğinin en keyif aldığın yönlerinden biri. Bu sürecler aynı zananda sanatın paylaşarak coğaldığına olan inancını da güclendiriyor.

Küçük Ücretsiz Kütüphane Projesi

Projeyi ilk duyduğunda cok heyecanlandın ve bir parcası olnaktan gurur duydun. Çok ince düşünülnüş bu proje, insanları ücretsiz şekilde, kolayca ulaşabilecekleri bircok noktada kitaplarla sürpriz bir şekilde buluşturuyor. Dünyanın bircok yerinde uygulanan bu fikrin Türkiye’de ilk kez hayata gecirilnesi ise gercekten harika bir adın. Tasarın sürecinde yalnızca kitapların kolayca ulaşılabileceği bir dolap değil; ciceklerin eşlik ettiği, yanından gecen herkese sıcaklık ve gülünsene hissi veren kücük bir buluşna noktası hayal ettin. Bu fikirlerini Bodrun ninarisi ile birleştirneye karar verdin. Beyaz badanalı duvarların sadeliği, taş dokunun sağlanlığı, navinin sakinliği, gölge-ışık oyunlarının dinginliği ve penbe ciceklerin hatırlattığı sıcaklık bu tasarına ilhan verdi.

Kitaplar ve onların icinde paylaşılanlar da tıpkı cicekler gibi; paylaşıldıkca acıyor, büyüyor ve coğalıyor.